Balıkçı Kahraman

Sarıyer Rumeli Kavağı’nda bulunan balıklarının tazeliği, mezelerinin güzelliği ve fiyatlarının yüksekliğiyle nam salmış meşhur balıkçılardan biridir. Rezervasyonsuz yer bulamayacağınız özellikle hafta sonları tıklım tıkış olan bir yerdir Balıkçı Kahraman. Balıklarını denizden tutup taze taze sunarlar sizlere ve kapının girişinde balıklar sergilenir. Siz seçip pişmesini beklerken, sıcak soğuk mezelerinizi nefis mısır ekmeğiyle beraber tadabilirsiniz. Balığın nasıl pişirilmesi gerektiğini bütün püf noktalarıyla biliyorlar ve konusunda uzman oldukları en lezzetli balıkları kalkandır. Közde ağır ağır pişer ortaya nefis bir balık ziyafeti çıkar. Balığınızın yanında beyaz peynirinizden tutun peynirin her çeşidine kıvırcık salatadan tutun salatanın her çeşidinin en tazesine hepsi bulunur. Mekan öyle çok büyük bir yer değil ama doğru organizasyon ile kapasitesinden fazla müşteriyi ağırlayabilmekte. Eskiden daha salaş bir mekandı Balıkçı Kahraman, duvarları kurutulmuş balıklar ve balıkçı ağları ünlü konukların resimleri ve memnuniyetlerini gösteren yazılar bulunurdu. Bence o hali daha güzel daha samimiydi. Şimdilerde ise daha modern bir görüntüsü var. Garsonlar masaya oturduğunuz andan hesabı ödeyip kapıdan çıktığınız ana kadar sizlerle özel olarak ilgilenirler. İnternette Balıkçı Kahraman ile ilgili, insanların fikrini merak edip araştıracak olursanız lezzetinin güze1l fakat fiyatlarının yüksek olduğunu okuyacaksınızdır. Fakat gerek bulunduğu konum gerekse balık bilgisi ve ustaca sunumu ile fiyatlar hakkında bu kadar acımasız yorum yapılmamalı. Balığınızdan sonra tatlınızı da geleneksel kabak tatlısından, şeker pareden, kaymaklı ayva tatlısından tercih ederseniz lezzeti ikiye katlamış olursunuz. Bu arada suflesini de bir tadın derim. Ardından ikram edilen acı bir Türk kahvesi hoş olacaktır. Dediğim gibi fiyat sizleri biraz düşündürebilir ama lezzet olarak diğer balıkçılardan ayrılıyor. Sizlerin de gidip Balıkçı Kahraman’ın lezzetli balıklarını tatmanızı tavsiye ederim.

Şekerci Cafer Erol

Şekerci Cafer Erol insanların ağızlarını tatlandırmaya 1807 yılında başlamıştır. O günden bu güne Osmanlı tatlarının çeşitli ürünlerini kalite ve lezzetini artırarak insanlara sunmaya devam etmiştir. Merkezini 1945 yılında beşinci kuşak torunlarından Cafer Erol ile  birlikte Kadiköy’de kurmuştur. Akide şekerinden lokuma, sütlü hamurlu tatlılara ve hatta reçellere kadar bir çok lezzetli ürün çeşidi bulunmaktadır. Yıllar içerisinde hem tarihi dokusunu korumuş hemde günümüze uyarlanmış lezzetleriyle düğünlerde mevlütlerde bayramlarda insanların ağızlarını tatlandırmaya devam etmektedir.

Şekerci Cafer Erol’a girdiğinizde başınız döner ve nereye başınızı çevirseniz gökkuşağının her renginden şekerler lokumlar ağızda eriyen helvalar tatlı ve acının uyumu badem ezmeleri...

Tabiri caizse bir anda çocuklaşıp bütün şekerlemelerden yemek istersiniz.Ürünlerin kalitesi ve tazeliği konusunda kendilerine oldukça güvenirler ve yıllardır ayakta durabilmelerinin sırrı buradadır zaten.

Dükkandan içeri girdiğiniz anda ikramlar başlar ve siz daha istediğiniz ürünü almadan tatlıya doymuş olursunuz. O güzel şekerlemelerin birde kendileri kadar güzel paketleri vardır. Yaldızlı kadife bakır kutularda nostaljik ambalajlarda ürünlerin albenisi daha da bir artar. Benim favorilerim arasında güllü lokum fıstıklı lokum ve dışı renkli çıtır kaplamalı içi çikolatalı bademli drajeler bulunmakta.

Özellikle güllü lokum insanı kendine getiriyor gül ve karanfil uyumu ağzınızda adeta dans ediyor.

Sizlerde Cafer Erola gidip hem kendi kültürümüz olan tatlardan yiyip hemde sevdiklerinize de bir paket lokum alıp onların gönlünü hoş edebilirsiniz. Bakalım bu tatların arasından sizin ve sevdiklerinizin favorisi hangisi olacak?